Denizli Barosu Kamu Avukatları Komisyonu, Denizli Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.
Denizli Barosu Kamu Avukatları Komisyonu’ndan
Basına ve Kamuoyuna
BİZ KAMU AVUKATLARI, Yüzbinlerce dosyada Genel Bütçeli Kamu İdareleri, Özel Bütçeli İdareler, Düzenleyici - Denetleyici Kurulları, Sosyal Güvenlik Kurumlarını ve Mahalli İdareleri temsil etmekteyiz.
KAMU AVUKATLARI, tıpkı cumhuriyet savcısı gibi görev yapmakta; tüm yargı birimleri önünde Devletin hak ve menfaatlerini savunmakta; kamu gücünü temsil etmekte; İdarenin iş ve eylemlerinin hukuka uygun olması için çalışmaktadırlar.
Avukatlık hizmetleri kapsamında Devletin davalarının takip ve yürütümünü sağlayan, bu suretle Devlet hazinesini koruyarak kamu menfaatini temin eden ve kamu hizmetlerinin mevzuat dâhilinde işlemesini gözeten kamu avukatlarının yıllardan beri devam edegelen mali ve özlük sorunları 2019 yılında açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesinde, Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN tarafından; "Kamuda görev yapan avukatların farklı statülerde çalışmaları, denetimleri, mali ve özlük hakları ile ilgili konuların yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Maaş ve özlük haklarının yetersiz olması sebebiyle kamuda avukat çalıştırmak güç oluyor. Statülerini ve özlük haklarını yeniden düzenleyerek kamuda görev yapan avukatların sorunlarını çözüyoruz. " şeklinde açıklama yapılmış, bu kapsamda yayımlanan İnsan Hakları Eylem Planının Uygulama Takviminde, "Savunmanın Güçlendirilmesi ve Avukatlık Hizmetlerinde Kalitenin Artırılması" başlığı altında, Kamu avukatlarının çalışma esaslarına ve özlük haklarına yönelik iyileştirme yapılacağı, sorumlu kurumun Hazine ve Maliye Bakanlığı olduğu ve 2 yıllık süre öngörüldüğü belirtilmiştir.
Kariyer meslek grubunda olması gereken Kamu Avukatlarının yıllardır aldığı eğitim, yüklendiği iş ve mesleki sorumluluğun gereğine uygun olmayan mali ve özlük haklarıyla çalışmak durumunda kaldığı, Hükümetin İnsan Hakları Eylem Planı kapsamında da sabittir. Keza, Kamu avukatlarının bu sorunu muhalefet partilerince ve Devletin diğer ilgili organlarınca da kabul gören bir sorundur. Ancak ne yazık ki bu sorun bir türlü çözüme kavuşamamaktadır. Kamu avukatı, eğitim düzeyinin eşit olduğu hâkim ve savcıya nazaran çok daha düşük bir ücret karşılığında, yüksek mesleki risk ve ağır iş yükü altında hizmet ifa etmektedir. Hatta kamu avukatına nazaran eğitim düzeyi çok daha düşük birçok kamu görevlisinin almış olduğu ücret, kamu avukatının almış olduğu ücreti geçmiş, kamu avukatı mali haklarında uzun yıllardır kayda değer bir iyileştirme yapılmamıştır. Bu nedenle kamu avukatları, aynı eğitim ile ifa edilen hâkim/savcı/müfettiş/noter gibi meslek gruplarına geçerek mali ve özlük sorununu çözmeye çalışmaktadır. Bu durum ise, özlük ve mali haklarda adalet sağlanamadığı için kamu avukatı sayısının hızla azalmasına sebep olmakta, kamu davaları kamu avukatı eliyle takip edilemez hale gelmekte ve İdare aleyhine telafisi mümkün olmayan zararlar ortaya çıkmaktadır. 25 bine yakın hâkim ve savcının görev yaptığı ülkemizde sayısı 4500 civarı olan kamu avukatları için söz konusu durum elzem niteliktedir.
Kamu avukatlarının avukatlık hizmetlerini etkin ve verimli yürütmesine engel olan diğer bir husus da çalışma koşullarının istenen nitelikte olmaması, statülerinin belirsizliği, hukuk birimlerinde avukatın yanında çalışan personelin nitelikli olmaması, avukatlara avukatlık hizmeti dışında kalan işlerin verilmesidir.
NE YAZIK Kİ BU HAKLI Talepleri, BU GÜNE KADAR KARŞILIK BULMAMIŞ, KAMU AVUKATLIĞI, HAK ETMİŞ OLDUĞU STATÜYE KAVUŞTURULMAMIŞ, ÖZLÜK VE MALİ HAKLARINDA BİR İYİLEŞTİRME YAPILMAMIŞTIR.
Bu nedenledir ki; her ne kadar bir çok kamu avukatı özveriyle ve tüm olumsuz koşullara rağmen görevinin başında kalmaya ve idarenin haklarını sonuna dek savunmaya devam etse de göreve yeni başlayan kamu avukatları hâkim/savcı/müfettiş kadrolarına, emeklilikleri yaklaşanlar ise noterliğe başvurup İdarelerinden ayrılmaktadırlar. Aynı nedenle diğer kamu kurumlarında da kamu avukatı sayısı hızla azalmaktadır. Bu gidişatın durdurulmaması halinde; kamu adına yürütülen hukuk hizmetinin zaafa uğrayacağı ve kamu zararına neden olunacağı açıktır.
Bu bağlamda bakıldığında, kamu avukatlarının özlük hakları sorunu, kamu avukatının sorunu olmaktan çıkmış; kamu idarelerinin sorunu haline gelmiştir.
Kamu avukatlarının mali ve özlük haklarında yapılacak iyileştirmelerin devlete bir yük getirmeyeceği aşikârdır. Aksi düşünülse dahi; kamu avukatlarının taleplerinin anayasanın 55. Maddesi uyarınca, bütçe olanaklarının adaletli paylaştırılması kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Uyarıyoruz! Artık sabrımız tükendi. Devletimizi taleplerimizi yerine getirmeye çağırıyoruz. Aksi takdirde, haklarımızdan vazgeçmeyeceğimizin, demokratik ve meşru eylemlerle mücadelemizi sürdüreceğimizin bilinmesini istiyoruz!
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Denizli Barosu Kamu Avukatları Komisyonu